Pandemide 5 Tip Çalışana Göre Yönetim Yaklaşımı

Pandemi ile iş hayatı, çalışma şekilleri, tercih edilen liderlik türleri, yönetim tarzları ve birçok şey değişti. Birçok şey de eklendi. Bu yazıda, pandemide 5 tip çalışanın – evden çalışmaya devam edenler, dönüşümlü çalışanlar, ücretsiz izindekiler, pandemi başladığından beri sahada çalışmaya devam edenler ve karantinadakiler– tanımını, yöneticilerin hassasiyet göstermeleri ve dikkat etmeleri gereken noktaları bulabilirsiniz.

EVDEN ÇALIŞMAYA DEVAM EDENLER: Uzakta olmaya devam edenler, 7/24 çalışma modunda hissedenler.

Yöneticinin odaklanması ve hassasiyet göstermesi gerekenler: Empati, ulaşılabilirlik hissiyatı, iş-hayat dengesi.

Neler yapılabilir?

  • Kahvaltı edilen, toplantı yapılan, mail trafiğinin yönetildiği, akşam yemeğinin yendiği masa ve sandalye hepsinde aynı. Kimi evinde çocuğuyla veya ebeveyniyle yaşıyor, onlarla ilgilenmesi gerekiyor, kimi tek başına, evde sıkılabiliyor. Dolayısıyla yöneticinin her bir çalışan özelinde empati kurması, onu onun özelinde anlaması, “seni anlıyorum” mesajını hissettirmesi önemli.
  • Acil, karar verilmesi gereken veya ne yapılması gerektiğinin bilinmediği durumlar olabiliyor. Yöneticinin çalışana “Seninle bağlantıdayım, bana ulaşabilirsin, rahatlıkla iletişim kurabilirsin” mesajını hissettirmesi gerekli.
  • 7/24 çalışma modu, laptop shut down yapılsa bile işin devam etmesi bir süre sonra hem çalışanın hem de yöneticinin iş-hayat dengesini olumsuz yönde etkileyebilir, tükenmişlik sendromuna hazırlayıcı faktör olabilir. İş ve iş dışı zaman iyi tanımlamalı, iş dışı (özel) zamanlarda acil ve önemli değil ise mesajlaşmamak, mail göndermemek tercih edilmeli ve bu konuda karşılıklı psikolojik sözleşme yapılmalı. Unutmayın ki telefonumuzu bile uçak moduna alıyoruz, bazen şarjı bitiyor, şarj etmek gerekiyor. Çalışan olarak hepimizin gün içerisinde veya gün sonunda uçak moduna geçmeye veya tekrar kendimizi şarj etmeye ihtiyacı var.
DÖNÜŞÜMLÜ ÇALIŞANLAR: Belli aralıklarla işyerine gidenler.

Yöneticinin odaklanması ve hassasiyet göstermesi gerekenler: Sürekli iletişim, ekip içerisindeki bağlantının sürdürülmesi.

Neler yapılabilir?

  • Sürekli iletişim sağlanmalı, iş aktarımları ve güncellemeler yazılı olarak paylaşılmalı.
  • Online toplantılar ile ekip içerisindeki iletişim ve paylaşım artırılmalı.
  • 3 yaş ve altı çocuğu olan, evde 65 yaş üstü ile yaşayan veya daha önce covid geçirmiş çalışanların işyerine gelip gelmeme (dönüşümlü çalışma) tercihi sorularak hareket edilmeli.
ÜCRETSİZ İZİNDEKİLER: İş ile ilgili durumu diğer gruplara göre daha belirsiz olanlar.

Yöneticinin odaklanması ve hassasiyet göstermesi gerekenler: Daha çok iletişim, güncelleme, alternatif sunma.

Neler yapılabilir?

  • Ücretsiz izindekilerin hayatındaki belirsizlik ve işten çıkarılma korkusu diğer 4 çalışan tipine göre daha yoğun olabilir. Hedefsizlik, amaçsızlık, değersizlik hissi yaşayabilirler. Bu nedenle, belirsizliğin giderilmesine, stresin azaltılmasına, daha çok iletişime, ne istediklerinin, ne tercih ettiklerinin sorulmasına ve bu süreçte alternatif aktivite önerilerine ihtiyaçları bulunuyor.
SAHADA ÇALIŞMAYA DEVAM EDENLER: Pandeminin başından beri sahada çalışmaya devam edenler.

Yöneticinin odaklanması ve hassasiyet göstermesi gerekenler: Güvenlik, hijyen, adalet.

Neler yapılabilir?

  • Güvenlik ve hijyen hakkında daha çok iletişim kurulmalı, bilgi verilmeli.
  • Diğer 4 gruba göre kendilerini daha yorgun ve endişeli hissediyor olabilirler. Kendilerini güvende hissetmeleri sağlanmalı. İş saatlerinde azaltma veya esnek çalışma opsiyonları değerlendirilmeli.
KARANTİNADAKİLER: Covid pozitif çıkmış olanlar, covid pozitif biri ile kalanlar.

Yöneticinin odaklanması ve hassasiyet göstermesi gerekenler: Empati, iletişim, şefkat, destekleyici yaklaşım.

Neler yapılabilir?

  • Her gün nasıl olduğu sorulmalı. “Nasılsın?” sorusu yerine “Bugün nasılsın, nasıl hissediyorsun?” sorusu tercih edilmeli.
  • Mümkünse ilk 5 gün (ilaçların ağır olması nedeniyle) herhangi bir iş talebinde bulunulmamalı. Çok acil ve önemli değil ise, iş ile ilgili konuşulmamalı.
  • Karantina süresince görüntülü toplantı yerine telefon görüşmesi veya audioconference tercih edilmeli. Öksürük krizi veya bitkinlik olabileceği için bu durumlarda yazılı iletişim tercih edilmeli.
  • İş ile ilgili görüşmeler kısa tutulmalı.
  • Bir problem veya yaşanan bir olumsuzluk var ise, bu durum eğer karantinadaki çalışanın kontrolünde değilse, yapabileceği veya destek olabileceği bir şey yok ise bu durum hastalık bitene kadar paylaşılmamalı.
  • “Sen önemlisin, biz yanındayız.” mesajını hissettirmek ve sürekli iletişim önemli.

Dikkat! Kriz, pandemi, durgunluk nasıl bir dönem olursa olsun bir yöneticinin yaklaşımında nezaket, anlayış ve soğukkanlılık her zaman olmalı. Sağlıklı ve verimli günlere…

Paylaş: